Büyük Atatürk'ten Küçük Öyküler


Mustafa Kemal'in en sevdiği atının öyküsünü hiç duymuş muydunuz? Ya köpeği Foks'un eve gelen konuklara yaptıklarını...

Atatürk'ün yeni Türk hafleri için bir marş bestelettiğini biliyor muydunuz? Ya kesilen iğde ağacını aramaya çıkan Atatürk'ü...

Çoğunu ilk kez okuyacağınız ilk kitapta 60, ikinci kitapta 38, üçüncü kitapta 54 öykünün yer aldığı Süleyman Bulut'un usta kaleminden öyküler, 7'den 77'ye her yaştan okuyucuyla buluşuyor.

Bu öykülerden azim, kararlılık, sabır ve doğa sevgisi örneği gösteren birini burada paylaşmak istiyorum.

"Ankara Toprağı"

Atatürk, Kurtuluş'tan hemen sonra, yeşilsiz ve ağaçsız bir bozkır kenti olan Ankara'yı yeşillendirmeye kararlıdır.

1925 baharında, toprak satın alarak, daha sonra kendi adını taşıyacak çiftliği kurmak için, toprak analizleri yaptırmaya başlar. Bunun için getirtilen yabancı uzman, Ankara toprağını çok verimsiz bulur.

“Bu toprakta ve bu iklim şartlarında ya sabır tükenir ya da para”, diyerek Atatürk’e, bu projeden vazgeçmesi öğütler. Atatürk, “Bu söylediğiniz, bizim de bildiğimiz bir sonucun bilimsel olarak kanıtlanmasıdır”, der ve ekler: “Ama bilim aynı zamanda bilinenin ötesine geçmek değilmidir?”

Çiftlik fikrinden vazgeçmez. Bunun için belirlediği alandan kova kova doldurduğu toprak örneklerini, o zaman Ankara’nın tarım okulundaki tek laboratuvara gönderip analiz ettirir. Analizleri, aynı zamanda tarım eğitimi de almış, biyoloji öğretmeni Zihni Derin yapmaktadır. Sonuçları da, her gün gidip Atatürk’e bildirmektedir:

“Ne yazık ki, kireçli, çorak toprak; verimsiz!”

Onun bu açıklamalarına, Atatürk, her seferinde, “çok memnun oldum, çok memnun oldum,” diye karşılık vermektedir.

Zihni Derin, sonunda bütün cesaretini toplayıp Atatürk’e, “bu olumsuz sonuçlardan niçin memnun kaldığını sorar.

Atatürk: “İlahi hoca,” der, “verimli toprakta, elverişli iklim koşullarında herkes çiftlik kurar. Ben senin işe yaramaz dediğin bu çorak ve kurak toprakta da çiftlik kurulabileceğini göstereceğim.”

Ve bugünkü Atatürk orman Çiftliği’ni kurar.

Zihni Derin, emekli olunca Rize’ye gider. Atatürk Orman Çiftliği’nden aldığı cesaretle Rize’ye ilk çay fidesini diker. Bölgenin çay memleketi olmasını sağlar.

Büyük Atatürk'ten Küçük Öyküler 1, 2 ve 3,  Can yayınları aracılığıyla okuyucuya ulaşıyor. Kitabı satın almak isteyenler buradan ulaşabilirler.




0 yorum :