Medusa'nın Pusulası



Birbirinden gizleyecek şeyleri olan  ama bir o akadar da sır saklayamayan, birlikte hareket ederek, birbirlerini kollayarak bir bağ kurmuş dört afacan çocuğun maceraları.

Ellerine geçen bir fırsat, bir hazine haritası  ve Yerebatan Sarnıcı’nda başlayan yolculuk  tarihin  derinliklerine,  yer altı dünyasına kadar  devam ediyor.
Canlanan heykeller mi istersiniz, yer altına açılan gizli geçitler mi?  Satır aralarına saklanmış daha nice süprizler sizi bekliyor.

Fantastik bir maceraya açılan bu hikayeyi soluk soluğa okuduk. Okuduk diyorum çünkü çocuklarla birlikte okumayı seviyorum. Birlikte aynı heyacanı paylaşıyoruz.

Bazen kitabı okumaya ben başlarım onlar dinler, bazen onlar okur ben dinlerim. Ama macera çok sararsa işte o zaman kitap benim elimden uçar gider onlar okur bitirirler. Bana da sonradan okumak kalır. İşte bu kitapta elimden uçup gidenlerdendi. Bir solukta, merakla okundu ve bitti. 

Medusa’nın Pusulası; Cem , Gizem, Ayşe ve Mert’in  dostluk, dayanışma, sevgi ve macera dolu hikayesinin ilk kitabı. Onların maceraları  Mitolojik Efsaneler Okulu’nda devam edeceğe benziyor,  büyük bir merakla  bekliyoruz.





0 yorum :

MOMO

“Bütün yaşam bir hikayedir ve biz de onun içindeyiz.”


“Üç kardeşler, otururlar bir evde

Hiç benzemez birbirine üçü de.

Sen onları ayırt edeyim derken,

Dönüşürler çabucak birbirlerine.

Birinci evde yoktur, gelecek.

İkincisi çıkmış gitmiş, dönmeyecek.

Üçünden en küçüğü evdedir.

O olmazsa her ikisi ne edecek?”



Hep bir telaş içindeyiz, oradan oraya yetişme telaşı… Zaman sınırımız var 24 saat yetmiyor.
Sokaklar asık suratlı, mutsuz hatta ilk fırsatta birbirini öldürecekmişcesine nefret dolu bakan insanlarla dolu.
Hiç istemedikleri işlerde çalışıp, istemedikleri hayatları yaşıyorlar.
Hayal kurmaya vakitleri yok.
Sevinmeyi, sevindirmeyi ve heyacanlanmayı unutmuşlar.
Zamansızlık içinde sıkışıp kalmış herşeyi yapmaya çalışan ama hiçbirşeyi yapamayan insanlar, zamanınızı kim çalıyor dersiniz?

Tabiki Zaman Tasarruf Şirketi adına çalışan Duman Adamlar!

Çok güç bir iş, onlarınkisi. İnsanların tasarruf ettiği saatleri, dakikaları, saniyeleri çalmak... İnsanlar için büyük kayıp, Duman Adamlar içinse kazanç.

“… Onları biriktiriyoruz… Ah zamanınızın ne değerli olduğunu sizler bilmezsiniz… Ama biz… Biz iyi biliriz… Sizleri kemiklerinize kadar sömürürüz… Hep daha fazlasını… Daha, daha fazlasını…”

Bu zaman hırsızlarının çaldığı zamanı insanlara geri getiren çocuğun, MOMO’nun öyküsü.  Zaman içinde sıkışıp kalmış insanları anlatan bu kitap 1973 yılında yazılmasına rağmen okurken şu anı yaşatıyor bize, herşey o kadar tanıdık ki.

Alman fantastik çocuk kitapları yazarı olan Michael Ende 1974 yılında, bu kitabıyla Alman Gençlik Edebiyatı Ödülü’nü almış. Ayrıca Avrupa Gençlik Kitap Ödülü Şeref Listesine giren kitap 38 dile çevrilmiş.

Çocuk/ Gençlik kitabı dediğime bakmayın içinde büyüklere nasihatlar var. Ama zaman, zaman hırsızlarının elinde olduğu sürece bu anlatılanları yalnız çocuklar anlayabilir. Çocuklar hala daha hayal kurmaya, sevinmeye ve heyecanlanmaya devam ediyorlar.

“Çocukları zaman tasarrufuna alıştırmak büyük insanları alıştırmaktan daha güçtür. Bu yüzden en sert yasalarımızdan biri şudur: Er geç sıra çocuklara gelir. Bu yasadan haberiniz var mıydı?”

İçinizdeki çocuğu yaşatmanız dileğiyle…












0 yorum :

YOL


Bu bir AŞK yolculuğu… 

Yağmur sonrası toprağın kokusunu duymak,
yorgun geçen bir gecenin ardından güneşin doğuşunu seyretmek,
suya kendini bırakıp, bütün düşüncelerinden arınmak gibi.

Bu, hayalini kurduğun herşeye ulaşmak için yol haritan.
İnsanın içine işleyen,  kendi içine doğru  yol almasını sağlayan…

İçimi sıkan daraltan şeyler hep vardır,  amma velakin  ben çözüm yaratmakta ustayımdır.  Sanmayın ki herşey günlük gülistanlık. Benim de zaman zaman kısır döngü içinde kaldığım olmuştur.  Öğrenmem gereken dersi geciktirmemin bana bir faydası olmadığını anlar, dersimi alır yoluma devam ederim, ederdim.

Takılıp sonrasında atlattım zannettiğim ama karşıma yine yine çıkan şeyler artık hayatımı zorlaştırmaya başladılar.  -Sonunda sizinle baş edeceğim! -

“Senin en değerli ve en iyi tekamül hocaların, özellikle iyi tanıdıkların ve sana en yakın duran kişilerdir…”  diyor Metin Hara, Aşkın İstilası YOL kitabında.

Hayat yolunda harita oluyor bize, aslında kendi içimizde başlayan bu yolculuk yine bizde bitiyor. Herşey bizim elimizde sadece çözümün farkına varmak kalıyor geriye.

Düşünce gücü, nefes, Ki enerjisi, çakraların dengelenmesi ile başlayıp uyum, denge, güven, iletişim, şifa, değişim ve iyileşme ile sonuçlanan bir yolculuk bu.

Okurken zaman zaman elimde kağıt kalem,  zaman zaman kendimle kaldığım  anları sayan sayaç. Her egzersizi eksiksiz yapmak için uğraş verdim. Sınav kendimle, başkasıyla değil.
“Başkalarını değiştirmek için uğraşma önce kendini değiştir, dünyan değişsin.”

Ben de YOL’a çıktım Aşkın İstilası’na …














0 yorum :